Polisin öldürme yetkisine hayır
Polis Kanunu'nda yapılan değişiklikler önceki akşam Adana'da ortak bir eylemle protesto edildi.
Alınteri, İHD, BDSP, DHP, ÇHKM, Partizan, SDP, İşçi Mücadelesi, TÖP ve Eğitim-Sen'inde aralarında bulunduğu ortak eylemde Adana'nın en işlek caddelerinden biri olan Çakmak Caddesi'nde akşam saat 18:00'de toplanılarak İnönü Parkı'na doğru yürüyüşe geçildi.Sık sık "Polis Yasası Geri Çekilsin", "Polisin Öldürme Yetkisine Hayır", "Baskılar Bizi Yıldıramaz" sloganları atıldı. İnönü Parkı'nın girişinde ortak basın metni okundu:
Son dönemde hiçbir konuda anlaşamayan ve yapay tartışmalar yaratan hükümet partisi AKP ile ana mualefet partisi CHP konu emekçilerin haklarının tırpanlanması ve insan haklarının gaspı olunca bir anda tüm anlaşmazlıklarını unutup jet hızıyla yasaları Meclis'ten geçiriyorlar.Bunun son örneği Polis Vazife ve Selahiyeti Kanunu olmuştur.Eylem "Polisin Öldürme Yetkisine Hayır" başlıklı bildirilerin işlek caddelerde dağıtılmasıyla son buldu.
Bu kanun ile ülkenin her bir köşesinin karakola çevrilmesi planlanmaktadır. Yaşam hakkı en temel insan hakkıdır ancak uzun mücadelelerle kazanılmış bir çok hakkımız gibi yaşam hakkımızda çıkarılan yeni Polis Vazife ve Selahiyeti Kanunu ile elimizden alınmak isteniyor.
Yeni kanunla polis istediği herkesin üzerini, evini, işyerini, mahkeme izni olmadan arayabilecek hiçbir kısıtlamaya tabi olmadan silah kullanabilecek, seyahat etme özgürlüğü engellenecek özel hayatın dokunulmazlığı diye bir şey kalmayacak. Öğrenim görme hakkımız bile engellenecek çünkü rektörün iznine ihtiyaç duymadan rahatlıkla okullara girebilecek polis.
Sendika, meslek odaları ve demokratik kitle örgütlerinin önünde bekleyip girip çıkanların kimlik bilgilerini kaydedecek ve yasal olarak fişleyecek. Bu şekilde demokratik mücadeleleri engellemiş olacak bu durumda bu kanunun hedefinde kimlerin olduğunu açıkca gösteriyor: Hedefde öncelikle özgürlük, devrim ve demokrasi mücadelesi veren ilerici güçler bulunmaktedır. Asıl hedef ise tüm emekçilerdir.
Bu kanunun hedefinde bulunan tüm kesimleri onurlu yaşam mücadelesi veren tüm kişi ve demokratik kitle örgütlerini en temel insan haklarına karşı yapılan bu saldırı karşısında yaşam hakkını savunmaya çağrıyoruz.