31 Mayıs 2007 Perşembe


Kapitalist barbarlığa karşı sosyalizm
TİKB/YDK'nın elimize e-posta yoluyla ulaşan G8 zirvesiyle ilgili bildirisini yayınlıyoruz:
Kadın ve erkek işçiler, emekçiler, gençler!G8; ABD, İngiltere, Japonya, Almanya, Fransa, İtalya, Kanada ve Rusya’dan oluşan emperyalist çekirdeğin merkezi örgütlenmesidir! Burası bir kurtlar sofrasıdır...Bu sofrada hem fikir olunan tek konu biz işçi ve emekçilere dönük saldırı programlarıdır! Emperyalist sermayenin özgürce dolaşımını kesintiye uğratan her türlü engelin kaldırılması için gerekirse dünya halklarının kanına, canına mal olan savaşların planlanmasıdır.
Maskelere aldanmayalım!Her G8 toplantısının emekçilere yansıtılan gündemleri değişmezdir; "Salgın hastalıklar ve küresel ısınma ile mücadele!", "Kara Afrika’ya yardım!", "Azgelişmiş ülkelerin borçlarını silmek!"… Bu sorunların hepsi emperyalist kapitalizmin vahşi talan-kıyım-yıkım politikalarının ürünüdür! O toplantıda bu sorunlar da konuşulacak elbette! Ama işçi ve emekçilerin, Afrika’nın açlıkla boğuşan halklarının yararına değil! Şu anda emperyalist küreselleşmeye istedikleri gibi eklemleyemedikleri Kara Afrika’yı bir pazar haline getirmeye dönük politikalar belirlenecek! Afrika halkı da emperyalizmle dilencilik ilişkisi içine sokularak, emperyalist küreselleşmenin parçası haline getirilecek!Bağımlı ülkelerin borçlarını silmek diye bir şey olmayacak! Tersine bu ülkelerin emperyalist küreselleşmeye uyumda yaşadıkları sorunlar konuşulacak, borçlar yeni yaptırımlarla takvime bağlanacak!Kapitalist üretimin vahşi mantığı sonucu bugün olgu haline gelmiş olan küresel ısınma konusu bir "güvenlik sorunu", "yeni göç dalgasının engellenmesi sorunu" olarak ele alınacak! Yine faturalar çıkarılacak, hesaplar yapılacak, ama kapitalist üretimin vahşi doğasını etkilemeyecek "önlemler" konusunda uzlaşacaklar! Yapılması gerekenler için ihtiyaç duyulan bütçelerin hakların sırtına yıkılmasının formüllerini oluşturacaklar! Kyoto anlaşması gibi esnek bir anlaşmayı bile imzalamayan ABD gibi vampirler, yeni konseptlerden de sıyrılmanın yoluna bakacak!AIDS ile mücadele maskesi yine kullanılacak! Yıllardır konuşuyorlar zaten! Ama 18 milyar dolarlık bir bütçe ile kolayca çözülebilecek bu soruna dair yine adım atmayacaklar! Çünkü onlar için önemli olan kardır! İnsan sadece emek gücü satın alınan bir metadır!Bunlarla birlikte asıl olarak enerji kaynakları ve güzergahları sorunu konuşulacak! Birbirleri ile kıran kırana kapışacaklar! Genişletilmiş Ortadoğu Projesini yeni durumlara göre tazeleyerek, yakın hedefler belirleyecekler! Yeni işgaller, savaşlar planlanacak!Avrupa’daki neoliberal sürecin sancıları yatırılacak masaya! Neoliberal vahşet politikalarının yasası olan ve Avrupalı emekçilerin "hayır" duvarına çarpan Avrupa Anayasası yeniden ele alınacak! Yeni sosyal yıkım paketleri, göç politikaları, askeri yapılanma ve silahlanma, ABD ile ittifak, … ele alınacak! Ve daha burada sayamayacağımız sayısız saldırı gündemi…
G8 bir savaş örgütüdür!Heiligendamm’da yapılacak G8 toplantısı için toplantı alanı 12 km. boyunca güvenlik çemberine alındı, toplantı yapılacak mekanın etrafı yüksek tel örgülü duvarlarla çevrildi, sadece güvenlik önlemleri için 12.5 milyon, toplam hazırlıklar için de 110 milyon Euro harcandı! Toplantı tarihi boyunca savaş uçakları ve savaş gemileri devreye sokuldu, ordunun da toplumsal olaylara müdahale etmesi için konuşlandırması kararlaştırıldı! "Önleyici güvenlik" adı altında G8 protestolarına katılacak güçler "terörist" ilan edildiler! Almanya’da gerçek bir olağanüstü hal ilan edildi!Çünkü bizden korkuyorlar! Bizi Seattle’den, Cenova’dan, Nice’den, Davos’tan... tanıyorlar! Kapitalist barbarlığa karşı mayalanan öfkemizi tanıyorlar! Bu korkuyu kapitalist barbarlığa karşı sosyalizm bilinci ile birleştirerek derinleştirelim! Sosyalizm, tarihin hiçbir döneminde bu kadar yakın olmamıştı! Tarihin hiçbir dönemi sosyalizmi insanlık için bu denli yakıcı bir ihtiyaç haline getirmemişti!- Kapitalist barbarlığa karşı sosyalizm!- Yaşasın proletarya enternasyonalizmi!
Türkiye İhtilalci Komünistler BirliğiYurt Dışı Komitesi


HÖC: Ulus'taki Bombalamayı Lanetliyoruz
Haklar ve Özgürlükler Cephesi: Ulus'taki bombalamayı lanetliyoruz Bu, ancak egemen güçlerin yapabileceği bir eylemdir! Anafartalardaki patlama çeşitli demokratik kuruluşlar tarafından kınandı. DTP, EMEP, SDP, ÖDP de saldırıyı kınadıklarını açıkladılar. Koma Komalên Kurdistan (KKK) adına yapılan açıklamada ise, Ankara'daki saldırıyla hiçbir ilgilerinin olmadığı belirtildi. 23 Mayıs günü, Ankara Ulus'ta Anafartalar Çarşısı önünde gerçekleşen bir bombalama sonucu, 6 kişi ölürken, 100'ü aşkın kişi yaralandı. Başbakan'dan Genelkurmay Başkanı'na kadar neredeyse anında olay yerine gelen devletin en üst yöneticileri, polis şefleri, her ne kadar eylem vesilesiyle PKK'yi suçlasalar da, PKK sözkonusu eylemi yapmadıklarına dair bir açıklama yaptı. Eylemi kimin yaptığı gerçekte eylemin niteliği açısından hiçbir önem taşımıyor. Şurası açıktır ki; böyle bir eylem, EGEMEN GÜÇLERİN İŞİNE YARAR. Ve böyle bir eylemi, ancak egemen güçler yapabilir. Devrimciler, demokratlar, halk güçleri açısından sözkonusu eylemin savunulacak hiçbir yönü yoktur. Hiçbir gerekçe, bu eylemin "açıklaması" olamaz. Hedef olarak doğrudan HALKI HEDEF ALAN bir eylemdir ve bu yanıyla kontrgerillanın eylem anlayışı ve tarzına uygundur. Ülkemizin yakın tarihine bakıldığında, benzeri birçok eylem vardır. Kontrgerilla yapar ve kontrgerillanın yaptığı eylem kullanılarak, yeni baskıların gerekçesi haline getirilir. Patlamanın ardından hemen olay yerine gelen Genelkurmay Başkanı ve Başbakan, bildik terör demagojilerini tekrarladılar. Kuzey Irak'a operasyon yapılması gerektiğinden ülke içinde demokratik mücadele veren kesimlere karşı baskı ve yasaklamaların artırılmasına kadar niyetlerini ortaya koyan "mesajlar" verdiler. Niyetleri ortadadır. Halk güçlerine karşı baskıyı, yasaklamaları, anti-demokratik uygulamaları, zulmü, sınır ötesi ve içi askeri operasyonları geliştirmekten başka bir düşünceleri yoktur. Tüm beyinleri adeta buna kilitlenmiştir. Katletmek, vurmak, asmak, kesmek, her zamanki gibi başka bir politikaları ve düşünceleri yoktur. Bundan yaklaşık 9 ay önce 12 Eylül 2006'da Diyarbakır'da Koşuyolu Parkı'nda 7'si çocuk 11 kişinin ölümüyle sonuçlanan patlama, 13 Mayıs'ta İzmir'de Gündoğdu Meydanı'nda yapılacak mitingden bir gün önce bir pazaryerinde gerçekleştirilen eylem ve Ankara Ulus'taki son eylem dikkat çekicidir. Üçü de provokasyon niteliğindeki eylemlerdir. Üçü de halka karşıdır ve doğrudan halkı hedef almıştır. Bombalar patlıyor, kimse üstlenmiyor, kimse yakalanmıyor. Oligarşinin bu tür kontrgerilla politikaları ve eylemleriyle neyi amaçladığı ve amaçlayabileceği konusunda, halkımız ve sol yeterince tecrübelidir. Bu anlamda kimse, en üst düzeyde kışkırtılan terör demagojilerine kapılmamalıdır. Provokasyon politikalarına, kontrgerilla yöntemlerine karşı uyanık olunmalıdır. Provokasyonlara, halka yönelik eylemlere karşı tavrımız net açık olmalı, halkı katledenlerin açığa çıkarılmasını talep etmeliyiz. Bu demokratik mücadele, devlet güçleriyle, devletin şemsiyesi altında değil, onyıllardır halkımıza karşı her türlü kontrgerilla eylemini gerçekleştiren, kontrgerillacıları himaye eden faşist devlete karşı mücadeledir. Halkımız! Devlet yetkililerinin bu patlamayı sola maleden demagojilerine kanma. Türkiye devrimci hareketi tarihi boyunca böyle bir eyleme başvurmadı. Bundan sonra da başvurmayacaktır. Halka sıkılan her kurşun, halkı vuran her bomba, halk düşmanlarının işidir.
Burjuva milliyetçi cephe
DEP'lilere Ağır Ceza engeli
ANKARA (31.05.2007)- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Nuri Ok'un DEP eski milletvekilliklerine verilen mahkumiyet cezaları nedeniyle parti üyesi olamayacakları yönünde görüş bildirmesi ardından Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Leyla Zana, Orhan Doğan, Selim Sadak ve Hatip Dicle'nin hükümlü olduklarını bildirdi.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM)'nin kararıyla yeniden yargılanan ve henüz cezaları onanmayan DEP'liler, "infaz tamamlanmamıştır" belgesi almak için mahkemeye başvurdu. Cumhuriyet savcılığının da görüşünü alan mahkeme, "hükümlü" olarak tanımladığı Zana ve arkadaşlarının 1994'te açılan dava nedeniyle yargılandıklarını hatırlattı.

Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nin bu kararından sonra eski DEP'liler için Yüksek Seçim Kurumu karar verecek. YSK'da Mahkemenin görüşüne katılır ise Zana, Doğan, Sadak ve Dicle milletvekili adayı olamayacaklar.

Eski DEP milletvekili Orhan Doğan ise son kararın Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından verileceğini belirterek, "Eğer YSK'de bağımsız milletvekili olmayacağımız yönünde karar verirse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM)'ne gideriz" dedi.

Samsun'da 1 gazi!
Fotoğraftaki bombaların, şarapnerlerin arasından çıkmış bir asker değil, işçi!..Elektirikte onarım işlerinin taşeronlaştırılmasından bu yana gün aşırı yaşanan iş cinayetlerinden bir de Samsun'un Alucra ilçesinde gerçekleşti.Demirözü köyünde yüksek gerilim hattı direği ve trafo yenileme çalışması yapan taşeron işçi Muammer Özdemir, yüksek gerilim hattı tellerini bağladığı sırada elektirik akımına kapıldı. Yaralanan Özdemir, Sivas Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevk edildi.O, bir savaşın gazisi... Aşağıdaki başlıklar bu savaşta son 3 aylık dönemde içimizden ve hayattan koparılıp alınanları bildiriyor.Sadece alınteri.net'e yansıyanlar bunlar... Savaşın genel bilonçosunu çıkarmaktan çok uzak olsa da büyüklüğü ve üzerimeze düşenler hakkında çok şey anlatıyorlar.
30 Mayıs 2007
G8'i gömelim -video
G8 zirvesi için artık günler kaldı. Zirve karşıtları ise öfkeyi örgütlemeyi sürdürüyor...Almanya'da, G8 karşıtı eylemleri engelleme amacıyla devlet terörü haftalar öncesinden başlatıldı. Fakat ilerleyen süreçlerde barikatlı ve çatışmalı eylemler emperyalist kapitalizme öfkenin dizginlenemeyeceğini gösterdi.Alman devrimciler, Anti-Faşist gençler, Türkiyeli devrimci örgütler, göçmen örgütleri, otonom gruplar Seattle’ın, Cenova'nın ateşinin Rostock'a taşınacağını çoktan gösterdiler.Birçok Avrupa ülkesinde emperyalist kapitalizme karşı öfkeyi işçi ve emekçiler içinden daha geniş bir zeminde örgütlenmenin hazırlıkları ise artarak sürüyor.Bildiriler, afişler, yazılamalar vb. dışında TİKB interneti de etkin bir araç olarak kullanılıyor. Emperyalist saldırganlık zirvesine günler kala, güncel öneminden ötürü aşağıdaki videoyu ilginize sunarız: